0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Olaylı geçen 21 Haziran’daki delege seçimleri sonrası İYİ Parti Genel Merkezi tarafından ilçe başkanlığı görevinden alınan Yücel Apaydın, yeni açıklamalarda bulundu.

Hilmi Er ve Alper Arıkan ile birlikte Genel Merkez’de bir toplantı düzenleyen Apaydın için önce kongreye kadar başkanlığa devam edeceği ve kongrede Arıkan’ın tek aday olacağı kararı açıklanmıştı. Ancak Apaydın, 14 Temmuz Salı günü görevden alınarak yerine Arıkan atandı. Yaşanılan süreci anlatan Apaydın, “Biz kebapçı dükkanının kedisi gibi koltuğun çevresinde dolaşanlar değiliz. Çekişme, çatışma yaşamayacak insanlarla siyaset yapmak için yola çıktık ama başından beri buna karşı çıkan bir yapı ile de mücadele ettik. Görev beklentisi olup da görev alamayan yapılar ve kişiler kara propaganda yürüttüler. Teşkilat ve ilçe başkanları aleyhine dosyalar, şikâyetler gitti genel merkeze” diye konuştu. Mart ayından önce de görevden alınması için çeşitli çalışmaların yapıldığını ifade eden Apaydın, “O dönemde bizim irademiz dışında genel merkezden üyelikler geliyor. Üyelerin belli bir kısmının da haberi yok. Bize telefon açıp tepki gösterenler oldu. Biz bu üyelikleri askıya çıkarmadık. Çünkü bu üyeliklerin tamamlanması karar altına alınması gerekiyor. Bu süreç gerçekleşmediği için askıya almadık. Ama bu karalama kampanyası şeklinde ‘Üyeler silindi, kaydedilmedi’ diye propaganda yapıldı. Bir de ‘Mahallelerde üyelik kaydırması yapılıyor’ şeklinde propaganda yapıldı. Biz resmi ikamet belgesi ile gelenlerin mahallelerini değiştirdik. Bu şahısların Ankara’dan girdikleri üyeliklerde sadece TC’leri doğru, doğum tarihleri 2020. E-devletten TC’si doğru, diğerlerini sallamışlar.” dedi. Genel merkezin kongreye kadar göreve devam etmesi yönünde karar vermesinin ardından delegeleri üye seçsin diye başvurularını almayı sürdürdüğünü ifade eden Apaydın, şöyle devam etti: “Ancak daha sonra ‘Yeni bir karar alındık, delegeyi yazıp ilçe seçim kuruluna verin ve zaten usulden olacak kongreyi yapalım. Usulden olacak kongre için bu kadar çalışmanıza gerek yok’ dendi. Ben de böyle bir işin içinde olmam. Beni görevden alın, bunu kime yazdırırsanız yazdırın dedim. İl başkanı tekrar telefon açıp ‘Emeklerin var, sen çalışkan, iyi birisin, bu işin dışında kal, seni görevden almak zorunda kalırız’ dedi. Ben de zaten bunu istiyorum dedim. Siz beni görevden alın bu uydur kaydır işleri kime yaptıracaksınız yaptırın. Kongrenizi de gerçekleştirin dedim. Bu görüşmenin üzerine il başkanı geleceğini söyledi. İl başkanına tepki olacağını düşündüğümden erkenden çıktık, çekildik kenara. Sonra da il başkanımız yanımıza geldi. Kendileri ‘Böyle olmasa iyiydi. Yine çalışalım siyaset yapalım’ dedi. Ama biz süreci soğumaya bıraktık. İl başkan yardımcılığı teklifini aleni bir şekilde söylüyorlar. Koray Bey’in de ricası olarak emeklerini göz ardı edemeyiz diye iletildi. Her şeyde iştah şart. Ama biz onu hissetmesek il başkanı, milletvekili olsak da bir anlamı yok. Siyaset hayatımda vazgeçilmezlerden değil. Ben zaten siyasete tesadüfle girdim. Girdikten sonra da hep mücadelem ön planda olmak için değil daha iyisini yapmak şeklinde oldu. Koltuktan güç alarak yaşamadığımız için koltuktan uzak durmak bizde bir şey eksiltmez.”dedi.