Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi, Tıp Fakültesi akademisyenleri, Alzheimer ve Parkinson hastalığının tedavisinde umut vaat eden çalışmaya imza attılar. Bu çalışma ile ALKÜ’yü akademisyenler her iki hastalığın tedavisi açısından Dünya litarötürüne büyük katkı sağladılar.
Dünyada en sık görülen nörodejeneratif hastalıklardan Alzheimer ve Parkinson hastalığında yeni ilaç tedavisi çalışmaları Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi, Tıp Fakültesi’nde tamamlandı. Çalışmanın tamamlanmasının ardından uluslararası basında da yer alan akademisyenlerin başarısı ilçede ve ülkemizde gurur kaynağı oldu. Yürütücülüğünü Tıp Fakültesi Dekanı, Nöroloji/Sinirbilim Anabilim Dalı Başkanı olan Prof. Dr. Burak Yuluğ’un ve baş sorumlu araştırmacılığını Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Nöroloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Şeyda Çankaya’nın yaptığı faz iki çalışması İsveç basınında geniş yer aldı. Stocholm Press’de yayımlanan haberde (https://scandibio.com/wp content/uploads/2021/08/210805-PD-Press-Release.pdf) Nobel ödülü veren Karolinska Enstitüsü tarafından kurulan İsveçli biyoteknoloji firması ScandiBio Therapeutics ile yapılan uluslararası çalışmanın özellikle kognitif bozukluğu olan hastalarda büyük başarı sağladığı belirtildi.
“Desteklerimiz devam edecek”
Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erdoğan Aslan, ALKÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yuluğ ve Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Nöroloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Şeyda Çankaya, bir basın toplantısı düzenleyerek Dünyada ses getiren çalışma hakkında açıklamalarda bulundular.
“Krizi fırsata çevirdik”
Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan, ilmi ve sağlık açısından önemli bir açıklama için bir araya geldiklerine dikkat çekti. 2 yıldır süren ve dünyayı etkisi altına alan Covid 19 salgınını ardından sağlığın ne kadar önemli olduğunun bir kez daha hatırlandığına vurgu yapan Rektör Kalan, “Üniversitemiz çalışanları ile birlikte bunu fırsata çevirdik. Bu süreçte klinik çalışmalarına ağırlık verdik. Devletimizin desteği ile klinik çalışmalarımız her geçen gün artmaktadır. Üniversitemizin üstlendiği bu bu rolün daha fazla ön plana çıkartılması ise aşikardır” dedi.
“Klinik çalışmalarına destek verdik”
2018 yılında yapılan Durum Değerlendirmesi çalıştayından bilgilerde aktaran Rektör Kalan, “Çalıştayın sonuç raporuna bakıldığında küresel klinik araştırma yatırımlarında Türkiye’nin aldığı payın ve yürütülen klinik araştırma sayısının yıl bazında yüzde 25 oranında arttırılması hedeflenmiştir. Ancak bu hedeflerin çok daha üstüne çıkılması hepimiz açısından son derece elzemdir. Bu sonuç raporunda dikkat çeken bir başka husus daha vardır ki gönüllü sayısının az olması, klinik çalışmalarında uygun mekanın bulunamaması ve araştırma sayısının yetersiz olması gibi bazı konular karşımıza çıkmaktadır. Biz ALKÜ olarak klinik araştırmalara tam destek olmaktayız. Bu desteğimizi ve klinik araştırma sayısını artarak devam ettirmek niyetindeyiz” diye konuştu.
“Dünya literatüründe çığır açacak çalışma”
ALKÜ olarak klinik araştırma akademisyenlerini her zaman desteklediklerini ifade eden Rektör Kalan, “Bu anlamda sayın Tıp Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Burak Yaluğ ve Dekan Yardımcımız Dr. Öğretim Üyesi Şeyda Çankaya’nın yapmış olduğu çalışması gerçekten dünya literatürüne, bu anlamda yapılacak çalışmalara çığır açacak niteliktedir. Bu anlamda biz ALKÜ yönetimi olarak bu türden klinik çalışmalara desteklerimizi arttırarak devam edeceğiz. Bu vesileyle Sayın dekanımız ve dekan yardımcımızı tebrik ediyoruz” şeklinde konuştu.
“Enerji metabolizmasını dengeledik”
ALKÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burak Yuluğ, ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan’a verdiği imkân ve desteklerden dolayı teşekkür ederek başladığı konuşmasında, çalışmada kullanılan kombine metabolik aktivatörler içeren yeni ajanın tıp dünyasında bir çığır açacağını belirtti. Nörodejeneratif hastalıklardan Alzheimer ve Parkinson gibi henüz çaresi bilinmeyen hastalıklara bir noktada tedavi açılımı sağlayacaklarından dolayı çok mutlu olduklarını kaydeden Dekan Yuluğ, “Bu çalışmada biz özellikle Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıkların altında yatan mekanizmaların sadece beyne değil tüm vücudu ilgilendiren bir enerji metabolizması sorunu olduğundan yola çıktık. Bu noktada verebileceğimiz tedavinin hem beyni, beyinle birlikte de tüm vücuttaki enerji metebolizmasını dengelemek istedik. Enerji desteğini sağlayarak beyni koruyabilmeyi, daha doğrusu sinir hücrelerini koruyucu bir tedavi olmasını hedefledik. Gerçekten her iki hasta grubumuzda da ciddi iyileşmeler gördük. Özellikle iyileşme gördüğümüz alanlar bilinçsel işlevlerdi. Bu bilinçsel işlevlerin bu kadar kısa sürede, bu kadar etkin bir şekilde düzelmesini sağlayan bir tedavi yöntemi şu ana kadar yok ve yapılmamıştı. Yurt dışında yapılan bir çok çalışma var. Ancak bu kadar kısa sürede, bu kadar hızlı iyileşmeyi gördüğümüz bir araştırma çok az. Bu noktada dünya literatüründe bir katkıda bulunduğumuz düşünüyorum” dedi.
“Öğrencilerimizi çalışmaya dahil ettik”
Çalışmalarda kendilerine yüksek lisanslı öğrencilerinde katkıda bulunduğunu söyleyen Dekan Yuluğ, “Çalışmalarımızda yüksek lisanslı öğrencilerimiz bize yardımcı oldular. Kurduğumuz sinir ana bilim dalı ve orada barındırdığımız yüksek lisans öğrencilerimizi bu işin mutfağına soktuk. Böylece öğrencilerimiz Dünya literatürüne giren bir çalışmanın parçası oldular. ALKÜ olarak öğrencilerimizin böyle bir uluslararası çalışmanın mutfağına dahil olması onların eğitimi açısından kendilerine ciddi bir artı kazandırdık” dedi.
“Büyük destek gördük”
Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Nöroloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Şeyda Çankaya, çalışmaları boyunca Rektör Kalan’dan büyük destek gördüklerini belirterek, “Dünyada en sık görülen nörodejeneratif hastalıklardan Alzheimer ve Parkinson, hem hastaların hem de hasta yakınlarının yaşam kalitesini oldukça düşürmekte. Bunun yanı sıra sağlık giderleri olarak bu hastalıklar için ayrılan pay çok ciddi düzeylere ulaştı. Özellikle yaşam süresinin eklentisinin artması ile birlikte bu hastalıkların dünyada hızla çoğalacağından endişe ediliyor” şeklinde konuştu.
“Dünyada odak noktası oldu”
Bu tür endişelerden dolayı, bu hastalıklar için yapılan klinik çalışmaların dünyada neredeyse odak noktası olduğunu vurgulayan Dekan Yardımcısı Çankaya, “Bizde bu çalışmalardan bir tanesine aracılık ettiğimiz için çok mutluyuz. Özellikle bu alanda söz sahibi olan uluslararası bir firma ile çalıştık. Bu çalışmamız bizim neredeyse Covid süreciyle beraber yürüdü. Hem gönüllü sayısı bulma, hemde çalışan bulma konusunda bazı zorluklar yaşadık. Ancak Sayın Rektörümüz Ekrem Kalan, bu konuda bize tüm desteğini verdi. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. Yaptığımız çalışmaların sonucunun çok önemli yüksek indeksli dergilerde yayınlanması üzerine gönderildiğini ve yakında dergilerde çıkacağını belirtmek isterim. Umarım bu klinik çalışmalar bundan sonrada bizimle olsun yada diğer bölümlerle olsun devam eder. Üniversitemizin ismini dünyaya duyurmaya da buradan devam ederiz” ifadelerini kullandı.
ASAYİŞ
16 Kasım 2024ASAYİŞ
16 Kasım 2024MANŞET
16 Kasım 2024ASAYİŞ
16 Kasım 2024EKONOMİ
16 Kasım 2024ASAYİŞ
16 Kasım 2024ASAYİŞ
16 Kasım 2024