Akseki’de yaşayan kadınlar, tarihi dibek taşında, tokmakla atalarından kalma yöntemlerle buğday dövme geleneklerini yıllardır sürdürüyor.
Hocaköy Mahallesi’nde yaşayanlar, gelişen teknolojiye rağmen dibek taşında hem yemeklerde kullanacakları ürünleri hazırlıyor hem de atalarından kalma asırlık geleneği genç nesillere öğretiyor. Dibek taşında imece usulüyle buğday döven kadınlar, zahmetli olan bu işi büyük bir zevkle yerine getiriyor. Akseki’nin Hocaköy Mahallesi’nde yaşayan 73 yaşındaki Emine Yılmaz, atalarından aldıkları geleneği yaşattıklarını ve gelecek nesillerin de kullanması için canlı tutmak istediklerini söyledi. Dibek taşta bulgur yapmak emek ve zahmet istediğini, komşularla beraber yardımlaşarak, uzun uğraşlar sonucunda hazırlanan bulgurun farklı bir tadı ve lezzeti ortaya çıktığını,. dibek taşında hazırlanan bulgurun tadının, bakkal ve marketlerde satılan fabrika ürünlerinden daha sağlıklı ve lezzetli olduğun anlatan Yılmaz, şöyle konuştu: “Taş dibeğe döktüğümüz buğdayı saatlerce dövüyoruz. Dinlenerek, yardımlaşarak dövme işini gerçekleştiriyoruz. Bunun çorbasını ve keşkeğini yapıyoruz. Bu geleneğimiz yıllardır sürüyor.”
Hayriye Çelik de yardımlaşarak yaptıkları taş dibekte buğday dövme işleminin yüzyıllardır yapıldığını ifade ederek, “Daha sonra sıcak suda yıkayıp kurutuyoruz. Bunun keşkek ve çorbasını yapıyoruz. Bu bizim asırlardır süren geleneğimizdir. Bu geleneği sürdürüyoruz. Dövme işlemini bir, bir buçuk saatte yapan ustalarımız var” dedi.
“Dibek taşı tarihi bir taş”
Dibek taşında buğdayı saatlerce dövdüklerini aktaran Çelik, dinlenerek, yardımlaşarak dövme işini gerçekleştirdiklerini söyledi. Çorba ve keşkek yaptıklarını anlatan Çelik, şunları kaydetti: “Buğdayı döverek kepeğini alıyoruz. Daha sonra sıcak suda yıkayıp kurutuyoruz. Kepeği alınmazsa lezzeti olmaz. Buğday dövme işi birkaç saat sürüyor. Köydeki dibek taşının buraya ne zaman konulduğunu bilen yok. Bu taş tarihi bir taş ve yıllara meydan okuyor. Herkes düğünlerde mevlitlerde verdikleri yemeklerin, çorbalarının buğdaylarını bu taşta döver. Köyümüzün hepsi bu taşta buğdayını dövdüğü gibi ilçe dışında yaşayan akrabalarımıza ve çocuklarımıza da hediye olarak göndeririz.”
“Birkaç saat dövme işini gerçekleştiriyoruz”
Havva Yiğit de taşta yaklaşık 7-8 kilogram buğday dövdüklerini belirterek, “Birkaç saat dövme işini gerçekleştiriyoruz. Bir mevlit okutmak için 20-25 kilogram buğday döveriz. Atalarımızdan kalma dibek taşında buğday dövme geleneğinden vazgeçmedik. Yöreye özgü keşkek çorbası, aşure çorbasını buğdayı döverek yapıyoruz. Dibek taşında döverek yaptığımız yemeklerin lezzeti bu yöntemle artıyor” dedi.
ASAYİŞ
22 Kasım 2024ASAYİŞ
22 Kasım 2024MANŞET
22 Kasım 2024ASAYİŞ
22 Kasım 2024EKONOMİ
22 Kasım 2024ASAYİŞ
22 Kasım 2024ASAYİŞ
22 Kasım 2024