Çarşı pazar yanıyor…

“Bacasız sanayi” denilen turizm sektörü bu yıl ne ülkeye ne de Alanya’ya yar oldu.

“Dostlar alışverişte görsün” misali üç beş otel açıldı ama nafile!

Gelen turist otelinden çıkmadı, otelde kalanın otelciye, şehre faydası da olmadı.

“Sırf iç turizm hareketlensin” diye, sırf “Akdeniz ve Ege biraz para yüzü görsün” diye kurban bayramında şehirler arası seyahat kısıtlaması konulmayınca, görünen köy kılavuz istemedi, korona vakaları patlayıverdi.

Şimdilerde Alanya’da, tıpkı ülke genelinde olduğu gibi büyük bir sessizlik var.

Hiç kimse halinden memnun değil.

Çarşı pazarda üç beş turist görüyoruz.

Ama kime, neye faydaları var, tartışılır.

Son bir haftadır ülke genelinde vefat sayıları, koronaya yakalanma oranları giderek artıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün açıkladı; “Vatandaş kurala uymuyorsa, tedbirleri sıkılaştırırız.”

Yani; Mart, Nisan, Mayıs, Haziran’da yaşadığımız sıkıntılı sürece doğru dönüş yapıyoruz.

Tedbirlerin sıkılaştırılması, sadece vatandaşı eve hapsetmek, lokantaları, restoranları, berberleri kapatmak olmamalı.

Misal, zaten yazı boş geçiren esnaf kışın ne yiyip içecek, bunun açıklaması da yapılmalı.

Misal, 2019’un Ekim ayından beri işsiz olan, 2021’in Nisan’ına kadar da işsiz kalacak olan binlerce turizm işçisi evini nasıl geçindirecek, birikmiş borçlarını nasıl ödeyecek, bunun cevabı verilmeli.

“Sokağa çıkmak yasak” demek en kolayı.

“Kapatın lokantaları, berberleri” demek, çocuk oyuncağı.

Zor olan, 83 milyonun en az 3’te 2’sinin bu ayazı nasıl geçireceğini planlamak, bunun organizasyonunu yapabilmektir.

Gelelim Alanya’ya…

Alanya Kaymakamı Fatih Ürkmezer, göreve geldiği günden bu yana tüm iyi niyetiyle sahada çalışmalarını sürdürüyor.

Kâh şehir merkezinde, kâh beldelerde, vatandaşı maske, mesafe, hijyen konusunda uyarıyor.

Yeter mi?

Elbette yetmez.

Devlet Baba’nın Alanya’daki en yüksek temsilcisi konumundaki Sayın Ürkmezer’e düşen görev, acilen, şimdiden, geniş kapsamlı bir kriz masası oluşturmak olmalıdır.

Misal, durumu iyi olmayan esnafın envanterini meslek odalarından şimdiden temin etmelidir.

Misal, tıpkı ramazan ayında olduğu gibi nerelere, kimlere nasıl gıda malzemeleri gidecek, bu işte kimler görevli olacak, şimdiden A, B, C planlarını hazırda bekletmelidir.

Şehrin maestrosu, orkestra şefi olmalı, yardımlar konusunda zaten ellerinden geleni yapan başta Alanya Belediyesi ile Alanya Ticaret ve Sanayi Odası olmak üzere tüm resmi kurumları, sivil toplum kuruluşlarını seferber etmelidir.

Önümüz kış ve moralinizi bozmak gibi olmasın ama ne yazık ki kulağımıza iyi haberler gelmiyor.

Kirasını ödeyemeyen, bakkaldan artık veresiye alamayan, elektriği suyu kesilme noktasına gelen, çocuğuna bez, mama dahi alamayan yüzlerce, binlerce vatandaş var, her gün bu listeye yenileri ekleniyor.

Alanya, 2020’nin Ekim, Kasım ve Aralık ayını, 2021’in Ocak, Şubat, Mart ve Nisan ayını Devlet Baba’nın imkanları dahilinde, ama en çok da vatandaş olarak imece usulüyle el ele vererek geçirecek güce, kudrete sahip bir şehirdir.

Ama şimdiden bunun planı, programı, şehrin dinamikleriyle birlikte yapılmalı, vatandaşa bunun duyurusu şimdiden yapılmalı, kavgaların, tartışmaların, aile facialarının, Allah muhafaza intihar teşebbüslerinin önüne geçilmelidir.

DİP NOT: Pek çok meslek odası başkanının manasız sessizliğini, esnafına sahip çıkmamasını, bazı siyasi ilçe başkanlarının kafalarını kuma gömmelerini, Ankara’ya karşı sessiz kalmalarını başka bir yazıda değerlendirelim.