DOLAR 34,4264 0.27%
EURO 36,4131 0.48%
ALTIN 2.840,010,21
BITCOIN 3071771-1.75478%
Antalya
18°

PARÇALI BULUTLU

SABAHA KALAN SÜRE

Cemal Şencan

Cemal Şencan

27 Şubat 2020 Perşembe

    YORUM

    YORUM
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    İşsizler ve Dar Gelirliler Komada.

     

    Tüketici haklarının uygulanabilmesinin ön koşulu Anayasamızın 2. maddesinde ifadesini bulan Sosyal Devlet ve Hukuk Devleti ilkelerinin yaşam bulmasıdır.

     

    İşsizliğin giderek arttığı, resmi rakamlara göre; 15-24 yaş grubundaki öğrenci gençlik dışında kalan gençlerin % 27 sinin işsiz olduğu çeşitli kaynaklarda belirtilmektedir. “İşsizin tüketim özgürlüğü olmaz” gerçeğinden hareketle ekonomik sıkıntı içerisinde olan milyonlarca işsiz yurttaş büyük bir sosyal ve ruhsal bunalım içerisinde bulunmaktadır

     

    Bugün, tüketicilerin yaşamlarını sürdürebilmesi için elektrik, su, doğalgaz, telefon, ulaşım gibi en temel kamu hizmetlerinin fiyatları belirlenirken bu hizmetlerinin fiyatlarındaki yıllık artış oranı, enflasyon oranının 1,5-2 katı yüksekliğine ulaşmakta ve ayrıca insan yaşamının birinci önceliklisi olan bu ürünler, lüks tüketim mal ve hizmetleri sınıfına dahil edilerek % 18 gibi yüksek oranda katma değer vergisi alınmakla tüketici hakları ve kamu yararı yok sayılmaktadır.”

     

    Çevre tahribatı ve enerji savurganlığı başta olmak üzere her türlü savurganlık giderek artmaktadır. Ülkemizde geri kalmış çarpık ve tüketime yönelik üretim ve tüketim modelleri ise bu savurganlığı ve tahribatı artırmaktadır.

     

    Tüketicilerin sağlığı açısından önem itibariyle ilk sırada yer alan gıda konusunda piyasa büyük bir boşluk içerisindedir. Yapılan denetimler ve kontroller son derece yetersizdir. Tarım ve Orman Bakanlığı, geçtiğimiz günlerde (14 Ocak 2020 tarihinde) taklit, tağşiş yapıldığı veya ilaç etken maddesi ilave edildiği tespit edilen toplam 229 firmaya ait 386 parti ürünü kamuoyu ile paylaştı. Ürünler arasında, bal, çay, zeytinyağı, çikolata da yer aldı.

     

    Görülüyor ki; devletin temel görevleri arasında olan sağlık, eğitim, sosyal güven­lik görevleri her geçen gün biraz daha yoksul ve dar gelirli tüketicilerin ulaşamadığı, gerileyen ve aksayan hizmetler durumundadır. Yeni dünya düzeni­nin etkisiyle zaten kağıt üzerinde var olan Sosyal Devlet ilkeleri giderek rafa kaldırılmaktadır.

     

    Ülkemizde tüketimle ilgili çok büyük çelişkiler ve dengesizlikler yaşanmaktadır. Bir taraftan tüketicilerin büyük bir çoğunluğu yoksulluk ve açlık sınırında yaşarken; gıda, barınma gibi en temel biyolojik gereksinimlerini karşılayamazken, yani tüketim özgürlükleri yok iken, diğer taraftan belli bir azınlık ise büyük bir lüks, gösteriş ve israf içerisinde yaşamaktadır.

     

    Ekonomideki çöküş; önümüzdeki günlerde daha da belirgin ağırlıkta dar gelirli yurttaşlarımızın üzerine karabasan gibi çökeceği açıkça ortadadır

     

    Saygılarımla.