İçişleri Bakanlığı’nın Alanya’da 4 mahalleyi yabancı ikametine kapatmasının ardından konuyla ilgili çözüm önerisi sunan emlak sektörünün önde gelen isimlerinden Kamil Çiçek, “Dört mahalleye kiracı olarak ikamet izni vermeyelim. İkametlerini diğer mahallelere yapsınlar. Bu dört mahalleye sadece ev sahipleri ikamet yapsın, sorun böylelikle çözülmüş olur ” dedi.

Alanya’nın Mahmutlar Mahallesi’nde faaliyet gösteren Al Jazeera İnşaat Emlak sahibi Kamil Çiçek , Alanya’da 4 mahallenin yabancı ikametine kapatılması kararının doğru olduğu ancak, yabancıların yerleşimine kapatılan mahallelerde yatırım yapanların iflası binlerce yeni mağdurun oluşmaması adına çözüm önerisini sundu.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Çiçek” Mehterden bu yana iki ileri bir geri yaşamaya alışığız. Malum Alanya’nın 4 mahallesinde yabancılara ikamet izni verilmeyecek. İki gündür basında ve sosyal medyadaki yorumlara bakıp makul bir yorum yapmak istiyorum. Yorumların ekserisi oh olsun, iyi olmuş, geç bile kalındı şeklinde. Haklılar mı evet haklılar. Çünkü Rusya Ukrayna savaşından sonra kiralık ev bulamadılar, kira artışını kabul etmeyenler evden çıkarıldılar. Canları yananların tepkileri normal karşılanmalı. Bir arkadaş küçük İsrail demiş. Biraz abartılı olmuş, Avrupa’nın bir çok şehrinde Türk mahalleleri, Türk caddeleri var. 90 lı yıllarda Almanya’da iki tane kiliseyi para ile satın alıp camiye çevirdik. Avrupa’da Türklerin gayrimenkul almasına bir mani yok. Bolca da ev alan yurttaşımız var. Alanya’da bu dört mahallede kısıtlamaya gidilmesi hukuken de normal. Normal olmayan aylar önce alınmayan tedbirlerin bir gece yarısı duyurulması. Bu dört mahallede 30.000 konutluk proje olduğu söyleniliyor. Bu da ortalama 90.000 yeni istihdam iş gücü demek. Binlerce tedarikçinin evine ekmek götürmesi demek. Bu mahallelerde yatırım yapanların iflası binlerce yeni mağdurun oluşması demek” şeklinde konuştu.

Bu mahallelerde ikamet edenlerin yüzde 80’inin kiracı olduğuna vurgu yapan Çiçek, “Bu bölgeler kiraya kapatılsa sorun kökten çözülür, yatırımcılar zarar görmez, yerli halkın kira sorunu kalmazdı. Şunu önemle arz etmek istiyorum; Akdeniz’e deniz kum güneş için gelmiş ev almış, üç beş yıl sonra muhtemelen ölecek olan emekli yabancılardan korkmayın. Zaten bahse konu şehirler bu yabancılar sayesinde evine ekmek götürüyor. Turizm ve yabancılar olmasaydı bir çoğumuz buralarda olmazdık. Esas tehlike Türkiye standartlarına uyanları tenzih ederek söylüyorum, bize benzetemediğimiz, bir arada yaşamak istemediğimiz düzensiz göç istilasıdır. Daha da tehlikelisi Harran’da binlerce dönümün Yahudiler, Ege’de binlerce dönümün Rumlar tarafından satın alınmasıdır. Cambaza bak diyenlere aldanmayın. Alanya’da yabancıya satılan gayrimenkul oranı Türkiye ortalamasının yüzde 3 dür. Pastanın büyük dilimi kimlerin elinde ona bakmak lazım. Gelelim meselenin çözümüne; Diğer göçmenler gibi Rus ve Ukraynalı göçmenleri de göndermeyelim. Lakin bu dört mahalleye kiracı olarak ikamet izni vermeyelim. İkametlerini diğer mahallelere yapsınlar. Bu dört mahalleye sadece ev sahipleri ikamet yapsın, sorun böylelikle çözülmüş olur. Zaten herkes on dakika sonra Alanya merkezde oluyor, 3 km geride, 5 km ilerde ne fark eder. Bu sorununda kısa sürede çözüleceğine inanıyorum. Bizde işler böyledir, önce döver sonra severiz” ifadelerini kullandı.