MEB’in hazırladığı Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenler için hak kaybına neden olacağını ifade eden Eğitim Sen Alanya Şube Sekreteri Hüseyin Erdem, “Ellerine yüzlerine bulaştırdıkları süreç çalışma anlayışlarının ne kadar niteliksiz olduğunu ortaya çıkardı. Bu süreci yönetenler ‘görevlerinden aflarını istemeli’ ve tüm öğretmenlerden özür dilemeli” dedi.
Eğitim Sen Alanya Şube Sekreteri Hüseyin Erdem, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) hazırladığı Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun ölü doğduğunu ifade ederek kanunun iptal edilmesi gerektiğini söyledi. Sendika binasında açıklama yapan Erdem, “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenlerin temel haklarını içermediği ve aksine birçok hak kaybına yol açacağı kısa bir süre içinde çok daha iyi anlaşıldı. Tam da bu sebeple Öğretmenlik Meslek Kanunu’na, seminer ve sınav dayatmasına karşı öğretmenler tek ses oldu ve tepkilerini çığ gibi büyüttü. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in “Sınavı biz değil sendikalar istedi“ ve “Mülakat olmasın diye sınav yapmak istedik” gibi birbiriyle çelişen açıklamaları, öğretmenlerin tepkisinin çığ gibi büyümesinden kaynaklanan bir tedirginliğin ve paniğin sonucu. Kapalı kapılar ardında eğitim emekçilerini yönetmeyi ilke edinenler ile siyasi iktidarın çıkarlarını gözetmeyi sendikacılık sayanlar ise birdenbire aklanma telaşına düştü. Mülakat denilen torpil sisteminin ne kadar deşifre olduğunun da itirafı olan bu açıklamalar, seminer ve sınav sürecini MEB ve yandaş sendikanın ortak belirlediğini gösteriyor. Öğretmenlerin sosyal medya üzerinden ders verircesine geliştirdiği tepki sonucunda, hem MEB hem de yandaş sendika yaşatılan ‘saçmalığın’ sorumluluğundan kurtulma çabasına girdi. Oysa hakikat ayan beyan ortada. Öğretmenler mesleki onurlarına sahip çıktı ve bu kez öğrencilere değil, bakanlık yöneticilerine ve yandaş sendikaya ders verdi. Öğretmenlerin yeterliliğini ölçmeye kalkışan Bakan Özer, kanunu hazırlayanlar ve yandaş sendika yöneticileri öğretmenlerin verdiği bu dersi iyi anlamak zorunda. Tüm eğitim emekçilerini değil, bir kısmını ayırıp ekonomik ayrıcalıklar kazandırmayı, öğretmenler arasında bir hiyerarşi yaratmayı ve soran sorgulayan öğretmeni bundan muaf tutmayı hedefleyen, öğretmenlerin iş güvencesini ortadan kaldıran ve eğitimde ticarileşmeyi kamu okullarında daha da derinleştirecek olan Öğretmenlik Meslek Kanunu ölü doğmuştur, iptal edilmelidir. Ellerine yüzlerine bulaştırdıkları seminer ve sınav süreci, çalışma anlayışlarının ne kadar niteliksiz, özensiz ve sığ olduğunu daha da ortaya çıkardı. Bu süreci yönetenler ‘görevlerinden aflarını istemeli’ ve tüm öğretmenlerden özür dilemeli. Biz öğretmenler ne yaptığınızı, neden yaptığınızı, nasıl yaptığınızı ve en önemlisi bunu kimlerle yaptığınızı çok iyi biliyoruz. Bu nedenle öğretmenlerin ortak taleplerine kulaklarınızı tıkamayın, gözlerinizi kapatmayın ve öğretmenlerin iradesini yok saymayın” diye konuştu.
ASAYİŞ
25 Kasım 2024ASAYİŞ
25 Kasım 2024MANŞET
25 Kasım 2024ASAYİŞ
25 Kasım 2024EKONOMİ
25 Kasım 2024ASAYİŞ
25 Kasım 2024ASAYİŞ
25 Kasım 2024