Gazipaşalı turizmciler tarafından yap-işlet-devret modeliyle belediyeden 10 yıllığına kiralanan akuapark ve olimpik yüzme havuzu, Gazipaşa Belediyesi Meclis Kararı ile sözleşme bitimine 2 yıl kala yıkılacak. Yıkım kararının bakanlığın baskısıyla alındığını söyleyen Selinus Otel sahibi Bülent Kocabaş, yürütmeyi durdurma kararı almaya hazırlanıyor.

Gazipaşa’da eski Belediye Başkanı Adil Çelik döneminde 3 otelciye düzenlenen ihale ile 10 yıllığına kiralanan ve yap-işlet-devret modeliyle ihale edilen akuapark ve olimpik havuz belediye kararı ile yıkılacak. Yıkım kararına tepki gösteren Selinus Otel sahibi Bülent Kocabaş, önceki dönem belediye yönetimlerinin de bu alanın ecrimisillerini uzun yıllardır ödediğini belirterek mevcut Gazipaşa Belediyesi yönetiminin baskı altında yıkım kararı aldığını ifade etti.

Kocabaş, “Akuapark ve olimpik yüzme havuzunu sekiz yıl önce Gazipaşa Belediyesi’nden yap işlet devret modeli ile üç ortak olarak 10 yıllığına kiraladık ve sözleşmemizi yaptık. Gazipaşa Belediyesi’nden burayı kiraladığımızda olimpik yüzme havuzu vardı. Biz akuaparkı yaparak bölgeye yeni bir tesis kazandırdık. Sözleşme süresinin dolmasına 2 yıl olmasına rağmen geçtiğimiz günlerde ortaklarım Grant Akça, Evon Otel sahipleri ve şahsım Selinus Otel sahibi olarak Gazipaşa Belediyesi’ne davet edildik. Buraların yıkılmasının söz konusu olduğu belirtilerek boşaltmamız istediler. Biz de ‘burası milli servet, yazıktır’ dedik. Daha sözleşme süresinin bitmesine iki yıl var. Devlette devamlılık esastır. Belediyelerde devamlılık esastır ve biz buradan kâr değil, zarar eden bir işletmeyiz. Gazipaşa ilk defa bu girişimle akuapark kazansın; turizmciler olarak insanlarımıza ve turistlere böyle bir hizmeti sunalım istedik.

Önceki dönem Belediye Başkanı Adil Çelik’in davet ve ikna girişimi ile bu yatırımı yaptık. Bizim için ilçenin ilk yatırımı olması dışında turizmciler açısından da bir ilk. Gazipaşa halkının yararlandığı bir tesis burası ve böyle bir tesisi ilçemize kazandıralım düsturuyla biz bu yatırımı yaptık. Sözleşmemiz iki yıl sonra bitiyor. Sözleşme bitiminde burası Gazipaşa Belediyesi’nin olacak.

Önceki gün yapılan Gazipaşa Belediye Meclis toplantısında Ak Parti ve CHP’nin oylarıyla buranın boşaltılması ve sözleşmenin feshedilmesi kararı onaylandı. Meclis toplantısında MHP’li meclis üyeleri çekimser oy kullandı. Meclis üyelerimizin takdiridir. Tabii ki onlar da hukuken ilgili dayanaklara göre hareket etti. Belediye başkanı ve yönetimine bir şey demiyorum. Ama sitemim Çevre ve Şehircilik Bakanlığına.

Çünkü Çevre ve Şehircilik Bakanlığı burada geçmişte Cemburak Özgenç döneminde Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun onayıyla plaj bar noktaları, plaj büfe noktaları olarak belirlemiş. Kurulun onayı var ve buraya Gazipaşa Belediyesi yıllardır ecrimisil ödüyor. Ayrıca söz konusu alanda bulunan olimpik havuz ve yarı olimpik havuz da rahmetli Ali Güzel döneminde yapıldı. O günden beri buranın ecrimisilleri ödenmekte ve bunların hepsi bir hukuki dayanak oluşturmaktadır.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün buraya ve Gazipaşa Belediyesi’ne suç duyurusunda bulunması belediye hakkında ceza davası açması mantıklı değil, hukuki değil. Çünkü bir kiralama ve anıtlar kurulunun onayı söz konusu. Burada devlette devamlılık esastır. Tüm Antalya, Türkiye kıyılarından, Alanya’dan birçok örnekler verebilirim. Böyle bir uygulamanın Gazipaşa’ya reva görülmesi de doğru değildir. Dolayısıyla Antalya Valiliğine, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne sesleniyorum. Bu Gazipaşa’daki turizmcilere, Gazipaşa halkına ve Gazipaşa Belediyesine yapılan bir zulümdür.

Kaç yıldır davalarımız var. Plaj barı noktaları konusunda da aynı sorunlar söz konusu ve yine burayla ilgili olarak da suç duyurusunda bulunulmuş. Belediye de, bürokratlar da haklı olarak çekiniyorlar. Çünkü biz burayı kiraladığımız dönemin belediye başkanı olan Adil Çelik iki yıl altı ay hapis cezası aldı. Dolayısıyla şu anki yöneticiler de biz bu cezayı almak istemiyoruz düşüncesiyle dün görülen belediye meclisinde sözleşmeyi iptal kararı aldılar. Ancak bizim de bir sözümüz var. Onlar kendi açılarından haklı olabilir. Ancak biz turizmciler, yatırımcılar olarak burada itiraz ediyoruz. Çünkü benim sözleşmem on yıllığına.

Biz bu tesisleri bugünün parasıyla yapsak 30 milyon TL den aşağı mal olamaz. Burası iki yıl sonra Gazipaşa Belediyesi’ne geçecek ve onlara ait bir varlık olarak devam edecektir. Yap işlet devlet modeliyle olduğu için. Sözleşmesi bitmesine iki yıl olan bir tesis, şu an belediye meclis kararıyla yıkılmak zorunda kalmasına biz itiraz ediyoruz ve yürütmeyi durdurma kararı istemli dava açacağız. Vatandaş, müstecir yap işlet devlet modeliyle yapan kişi mağdur edilemez. Bundan dolayı maddi manevi haklarımızı, tazminat haklarımızı korumak zorundayız. Koruyacağız. Biz buradan zarar eden, kâr etmeyen kamu yararına çalışan işletmeyiz. Her sene de zarar ediyoruz ve kiralarımızı düzenli olarak anında yatırmaktayız.

Şu ana kadar da herhangi bir borcumuz bulunmamakta ve düzenli olarak yatırılmakta. Böyle bir tesisin yıkılması mantığa aykırıdır. ‘Boşaltın yıkacağız’ denilmesi bizleri turizmciler olarak da zarara uğratmakta. Çünkü daha bir ay önce öğrendik bu yıkım kararını. Şu an Türkiye’de ve dünyada tüm tatil sitelerinde, seyahat acentelerinde burası satışta. Akuaparklı, olimpik havuzlu, denize sıfır bir işletme hizmeti sunuyoruz.
Erken rezervasyon satışları bir sene önceden başlar. Yazdan beri devam etmekte erken rezervasyon satışlarımız. Gelen müşteriler buraya geldiği zaman ‘Nerede bu akuapark’ dediği zaman bizler birçok hukuki sorunlar yaşayacağız ve müşteriler tazminat davaları açacak.

Acente bize tazminat davası açabilir, müşteriler acenteye açabilir. Gelen bizim müşterilerimiz bizlere dava açabilir. Birçok hukuki karmaşaya yol açacak. Bu nedenle biz ne yapabiliriz? Biz de bir Gazipaşa’nın evladı olarak ben nasıl bu durumda sessiz kalıp dava açmadan bekleyebilirim? Yetkililerin de bir turizmci olarak bizleri anlamasını istiyorum ve mecburen yürütmeyi durdurma kararı alamazsam bize yansıtılan davaları biz de ilgili kurumlara rucu etmek için hukuken mücadelemizi vermek zorundayız. Bunu hiç arzu etmiyoruz. Bunu ne biz Gazipaşa’nın turizmcileri olarak, ne de bir evladı olarak istiyoruz.

Gazipaşa Belediyesi’nin burayı yıkmak istemediğini biliyoruz. Ancak Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın baskısıyla bu yaptırımı uygulamak zorunda olduklarını ifade ediyorlar. Bu durumda Antalya Valiliğinin ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü‘nün tüm Antalya kıyıları ve Türkiye’nin kıyılarındaki uygulamaları göz önünde bulundurarak, hatta Turizm Bakanının bu konuya müdahil olmasını talep ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanının da dikkatlerini sunuyoruz. Bu öyle bir zulmü Gazipaşa turizmcileri olarak biz hak etmiyoruz. Bu noktada çözüm bulunması için gerçekten bir hukuki çözüme kavuşturulması noktasında. belediyeye bu yer kiralanacaksa belediyeye bize kiralanacaksa direkt Çevre Bakanlığı tarafından bize kavuşturulması için bir çözümün bulunması noktasında bir toplantı yapılması gerektiğini düşünüyoruz ve öneriyoruz. Sayın valinin, çevre il müdürünün ve sayın kaymakamımızın u konuya el atmasını istiyoruz. Çaresiz bırakılmamayı istiyoruz” dedi.