2021 Tüm Emekliler Sendikası Alanya Şubesi, 2023 yılı merkezi hükümet bütçe tasarısı hazırlanırken emeklilerin unutulmamasını istedi.
2021 Tüm Emekliler Sendikası Alanya Şubesi, Alanya merkez PTT önünde bir araya gelerek basın açıklaması düzenledi. Topluluk adına konuşan 2021 Tüm Emekliler Sendikası Alanya Şubesi Başkanı Mehmet Güldal, acil talepleri olarak en düşük emekli maaşının asgari ücrete eşitlenmesini ve asgari ücretin açlık sınırının üzerine çıkarılması gerektiğini söyledi. Güldal, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
2023 yılı merkezi hükümet bütçe tasarısı mecliste görüşülmeye başlandı. Bütçe metinleri sıradan, basit, rakamların alt alta sıralandığı metinler değildir. Bütçe metinleri önümüzdeki gelecek yılın tahminlerinin bilimsel olarak yapıldığı ve bir ülkenin gelirlerinin kimlerden ve nasıl toplanacağı, toplanan gelirlerden hangi kesimlere ne kadar pay ayrılacağının önceden belirlendiği bütçelerin, siyasi iktidarın hangi sınıfın çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini gösteren en somut ekonomik ve siyasi metinlerdir. 20 yıllık AK Parti iktidarının hazırladığı ilk bütçe olan 2019 yılı merkezi hükümet bütçesi gibi bu 2023 merkezi hükümet bütçesi de saraydaki tuzu kuru bir grup danışman tarafından emekçileri, emeklileri, yoksulları, küçük üreticileri yok sayan, biz halkı işsizliğe, açlığa ve yoksulluğa terk eden, çalışanların ve emeklilerin temsilcilerinin görüşlerine başvurulmadan hazırlandı. Bu bütçede biz emeklilerin insanca yaşamak istiyoruz haykırışımızın karşılığı yok. Sağlık hakkımız yok. Kısaca bu bütçede sosyal devlet yok, emekçiler, emekliler, küçük üreticiler, işsizler, kısaca halk yok. Yoksuldan alıp, bir avuç rantiyeye kaynak aktaracak bir bütçe hukukun ortadan kalktığı, demokratik hak arama yollarının engellendiği bir toplumda ancak uygulanabilir. Kur korumalı mevduat hesaplarının süresinin bir yıl daha uzatılması bile tek başına yukarıda yazdıklarımızın doğruluğunun yeterli kanıtıdır. Kur korumalı mevduat hesapları ile yoksuldan alıp, varlıklı ve büyük sermayederlere verecekler. 2023 bütçesinden bizim payımıza düşen ise; bütçe gelirleri çok kazanandan çok alınarak toplanması gerekirken yine bütçe gelirlerinin büyük bir çoğunluğu dolaylı vergilerden sağlanacak. Yani bütçenin yükü her zaman olduğu gibi çalışanların, emeklilerin, yoksulların sırtına yüklenecek. Hükumetin bu bütçesi de daha önce hazırladıkları bütçeler gibi devasa bir açıkla bağıtlanacak. Örneğin 2018 bütçesi 762 milyar TL olarak ve 66 milyar TL açıkla bağıtlanmıştı. Bu oranda tutturulamamıştı. 2019 bütçesi 969 milyar TL öngörülmüş, 93 milyar TL açıkla bağıtlanmış ve her sefer olduğu gibi oran tutturulamamıştı. 2021 bütçesi de 1.4 Trilyon TL gider, 1.1 Trilyon TL gelirle bağıtlanmıştı. Bütçe gelirlerini büyük oranda dolaylı vergilerden sağladıkları için bu sebeple sürekli olarak başta akaryakıt, elektrik, doğalgaz olmak üzere tüm temel tüketim ürünlerine sürekli zam yaparak bütçe açığını sermayenin değil, halkın sırtın yıkıyorlar. yoksullaştırılmaya karşı demokratik haklarını kullanıp sesini çıkarmak, kendini ifade etmek isteyen herkesin terörist, dış güçlerin maşası vs. diye yaftalanarak, en basit, barışçıl bir şekilde de olsa sokakta kendini ifade etmesi engellenecek. Emekli olabilmek için gereken prim gün sayısını ve sigorta süresini tamamladığı halde, 4447sayılı yasanın geriye doğru işletilmesi nedeniyle emekli olamayan milyonlarca EYT’li yıllardır büyük mağduriyetler ve acılar yaşıyor. EYT’li yurttaşlar ‘genç oldukları’ gerekçesiyle emekli olamıyor. İşsiz kaldıklarında ise ‘yaşlı’ oldukları gerekçesiyle iş verilmiyor. Yaş sınırını tamamlayıp emekli olduklarında ise açlık sınırının ve asgari ücretin altında bağlanan emekli maaşıyla yoksulluğa ve sefalete mahkum ediliyorlar. Bir sosyal hukuk devletinde bu sistem 2023 yılında da idare olarak yargıyı baskı altına alarak, emeklilerin doğru örgütlenme şeklinin sendika olduğu iş ve istinaf mahkemelerince de kabul edildiği halde emeklilerin sendika çatısı altında bir araya gelip, örgütlü bir şekilde haklarını aramasını engellemek için açtığı kapatma davasını sürdürecek. Anlayamadıkları ise emeklilerin sendika hakkının her türlü tartışmaya kapalı olduğudur. AKP iktidarının 20 yıllık karnesi bizi yanıltmadı. 2023 bütçesinde de yokuz. Pandemi, ardından derinleşen ve saklanamayan ağır ekonomik krizin yükünün etkisi ile yoksulluk sınırından sonra açlık sınırı altına itilen biz emekliler bu bütçe ile daha da yoksullaştırılmak istemiyoruz.
Emekliler taleplerini şu şekilde sıraladı:
1 – En düşük emekli maaşı asgari ücretle eşitlensin. Asgari ücret ise açlık sınırının üstüne çıkarılsın.
2 – Tüm emekli, dul ve yetim maaşlarına çarşı, pazar ve marketlerdeki gerçek enflasyon oranı ile açlık ve yoksulluk sınırı rakamlarına göre Ocak ayını beklemeden derhal seyyanen ek zam yapılsın.
3 – Emekli Sendikaları Statü Yasası, gerçek bir intibak yasası ve hiçbir EYT’liyi dışarı da bırakmayacak bir EYT yasası çıkarılsın. Aylık Bağlama Oranı eski sisteme döndürülsün.
4 – Emekli maaşlarından, muayene, tedavi, ilaç katkı payı adı altında alınan her türlü kesinti kaldırılsın.
5 – Bayram ikramiyeleri birer maaş tutarında ve yılda 4 kez ödensin.
İnsanca yaşamak için demokratik haklarımızı sonuna kadar kullanıp 2021 Tüm Emekli Sen çatısı altında mücadelemizi yükselteceğiz.
ASAYİŞ
16 Kasım 2024ASAYİŞ
16 Kasım 2024MANŞET
16 Kasım 2024ASAYİŞ
16 Kasım 2024EKONOMİ
16 Kasım 2024ASAYİŞ
16 Kasım 2024ASAYİŞ
16 Kasım 2024